6 Haziran 2023 Salı
1 Dardanel 3 Gordon / Okan Üstünkök
4 Haziran 2023 Pazar
Seçim sonuçların üzerine sosyo politik analiz/ Akın Atauz
Seçim Sonuçları üzerine
SOSYO/POLİTİK ANALİZ
29 Mayıs 2023 sabahı
İçinde bulunduğumuz durumdan ne anlıyoruz?
Seçim sonuçları bize ne söylüyor?
Toplumun yarısından biraz fazlası Türkiye’nin ve kendisinin içinde bulunduğu durumu nasıl görüyor ve
Neden böyle davranıyorlar,
Geçtiğimiz çeyrek yüzyılın Türkiye tarihindeki yeri ve getireceği yakın tarih, nasıl bir şey olacak/ olabilir?
Seçimlerin (14 ve 28 Mayıs) sonuçları, artık önümüzde.
Öncelikle şöyle düşünebiliriz: Her toplumsal ya da doğal olgu, pozitif ve negatifleriyle birlikte gelir ve gelişmenin özelliklerindeki birikime pozitif ve negatif katkıda bulunur.
Bu, benim “diyalektik düşünme” diye bildiğim kavramın en temel ve basit ifadesi. Bu birikimlerin bazen sürdürülemez hale gelmesi, yeni bir başlangıçın yani büyük bir değişimin başlaması anlamına gelir. Ama insanlık tarihi, galiba devrimsel dönüşümlerden çok, hafif farklılaşma, ya da küçük değişimler ve dönüşümlerin sürekliliğiyle tarihsel bir gelişme, ya da evrimsel değişim örüntüsü yaratıyor.
Böyle bakarsak, Türkiye toplumu, henüz böyle büyük (hatta küçük olsa bile) bir değişimi istemiyor, ya da kendisi için doğru bulduğu başka bir yönde ilerlemeye devam etmek istiyor.
Elbette şöyle bakıyor insan: Milyonlarca insan yanılıyor olabilir mi? Milyonlarca kişinin seçimi, neden yanlış veya felakete götüren bir doğrultu olsun? Onlar, sadece böyle olmak istiyorlar, bilgi ve bilinçleriyle, ya da içgüdüleriyle veya ideolojik olarak koşullandırılmış veya nıköreltilmiş olmaları nedeniyle… Belki kurulu işleyiş öylesine güçlü ve değişmez gözüküyor ki, beğenmeseler bile onun bir parçası olmaksızın veya ona bir ucundan yamanmaksızın, yaşama şanslarının olmayacağını düşünüyorlar (deprem bölgesi biraz böyle gibi) veya düpedüz korkuyorlar?
Yazının devamını yukarıda yazarın adını tıklayarak okuyabilirsiniz
26 Mayıs 2023 Cuma
Atatürk'ün gerilla hocası Kurmay Yarbay Nuri Bey büyük dedem olur / Ünal Özüak
Atatürk’ün gerilla hocası Kurmay Yarbay Nuri Bey büyük dedem olur…
General Ali Fuat Cebesoy “Sınıf Arkadaşım ATATÜK” kitabının İnkılap Yayınları'ndan elime yeni geçen, 2018 baskısının üç sayfasında Moda Mektep Sokak 22 No.lu ,onun Atamızın yaveri ve sınıf arkadaşı Salih Bozok ile birlikte yaptırdığı ikiz evin tavan arasında kılıç ve madalyalarıyla oynadığım büyük dedemden sitayişle bahsedince kendimi gururla yazmaktan alıkoyamadım. Sınıf arkadaşı Ali Fuat Cebesoy, Mustafa Kemal'in öğretmenlerinden Nuri Bey ile ilişkileri konusunda şunları anlatmaktadır: "Mustafa Kemal ve ben yeni öğretmenlerimiz içinde en çok Trabzonlu Nuri Bey'i sayıyor ve takdir ediyorduk. Nuri Bey gerçekten geniş kültürlü, çağına göre aydın düşünceli, stratejide üstat sayılan bir kurmay yarbaydı. Tabiye okutuyordu. Aradaki uzaklığı korumakla beraber öğrencilerine karşı içten ve ağabeyce davranıyordu. Yalnız ders vermekle yetinmiyor, genç kurmay adaylarının çeşitli sorularını da yanıtlamaktan zevk duyuyordu...
Yazının devamını yazarın yukarıdaki adından girerek okuyabilirsiniz
Yirmi beş - Otuz Yaşlarında Terzi Özen / Okan Üstünkök
Yirmi Beş - Otuz Yaşlarında Terzi Özen
terzi özen bindokuzyüzaltmışta yirmi beş-otuz yaşında olmakla
singer dikiş makinesi gibiydi
elindeki iğne minik bir balıkçıl gagasıydı sanki
deniz misali giysiye dalar dalar çıkardı zigzag overlok düz teyel
kumaş elinin altında kaydıkça özen’in içi giderdi
“şuna bak, poplin değil sanki ipek mübarek” derdi
diktiğini tüysüz pürüzsüz ciltmiş gibi okşar severdi
terzi özen yirmi beş-otuz yaşında singer gibi olmakla
kadın terzisiydi ama erkek giysisi de dikerdi
ustası necdet’ ten iyi öğrenmişti işini
her parçayı en az iki kez ölçer sonra biçerdi
terzi özen yirmi beş-otuz yaşında kadın terzisi olmakla
sanatla ilgiliydi musiki cemiyeti üyesiydi
ne var ki semtin tüm dedisiyle kodusu ondan geçerdi
bilirdi kim kimdi kiminleydi neydi kimin nesiydi
falancanın rezilliğinin
filancanın güzelliğinin
parayı sayana sergilendiğinin
haberlerini bize hep o iletirdi
terzi özen yirmi beş-otuz yaşında musiki cemiyeti üyesi olmakla
alaturka müzikte bilgiliydi
sesi genizdendi kısıktı hafif nezleli gibiydi ama iyiydi
“koparan sinemi ağyar elidir” i pek güzel söylerdi (*)
öne çıkmazdı solo okumazdı koroda rahat ederdi
terzi özen yirmi beş-otuz yaşında alaturka okumakla
çokyönlülüğü örneklerdi
sanki babamızmış gibi bize baba baba ağırbaşlılık öğütlerdi
terzi özen yirmi beş-otuz yaşından önce kendi de baba olmakla
bir tanecik oğlu herşeyiydi
üzerine titrerdi
ve terzi özen yirmi beş-otuz yaşında eşini çok sevip saymakla
güzel insandı güzel giysiler diker güzellikler sergilerdi
duyguluydu dürüsttü inceydi medeniydi
ağabeyimizdi yürekliydi yiğitti efendiydi
sağsa kulakları çınlasın
göçtüyse anılarda yaşasın
------------
(*) Kürdîli Hicazkâr şarkı. Beste: Bimen Şen. (Bimen Derkasparyan 1873- 1943) Söz yazarı bilinmiyor.
21 Mayıs 2023 Pazar
Sevgili İlhan İçin Mektup / Akın Atauz
İlhan Denizöz'ün ardından Akın Atauz tarafından yazılan mektup
ODTÜ Mimarlık Fakültesi, CP '68 mezun olan Akın, hevesle katıldığımız Tiyatro kulübünde, rol aldığımız, Gündoğdu Gencer'in Hikâye-i Ceng-i Turuva oyununda, onurlu Turuva Prensi Hektor rolünde idi, Kahraman Prens Turuva'yı savunurken Aşil tarafından öldürülür. Bu kayıp ile Turuva savaşının kaderi değişir.
Aramıza hoş geldin Akın.
İlhan Denizöz için kaleme aldığı veda mektubu için, Tıklayınız...
13 Mayıs 2023 Cumartesi
68 Ruhu ve Yeni Nesil versiyonu Gezi / Ünal Özüak
68 ruhu ve yeni nesil versiyonu
GEZİ demokrasimizin all risk sigortasıdır
9 Mayıs 2023 Salı
Sanayiden Yeşilçam'a / Okan Üstünkök
SANAYİ’DEN YEŞİLÇAM’A YOL GİDER
arkadaşları vardı
candan arkadaşları
canım arkadaşları
kimbilir neler olurlardı
okusalardı
oysa ilkokul dörtten sonra üçü oto sanayiye çırak verildiler
pasta-cila radyatör piston rotil istavroz ve meksefeyi
üç günde öğrendiler
öğlenleri bakkaldan veresiye helva ekmek yediler
sonra her pazar haftalıktan artakalan üç kuruşla ceplerinde
sinemanın tahta koltuklarına yerleşip yeşilçam’a gittiklerinde
vay be zengin ve güpgüzel kızların her zaman
hem de her zaman her zaman
hiç değişmez
fakir ama yakışıklı ayhan ışık’la sadri alışık’a aşık olduğunu gördüler
hem de gözgöze gelir gelmez
kendileri gibi tamirci çırağı ya da bahçıvan zeki müren’di
filmin sonunda zevki süren
hem de assolist olur olmaz
eh onlar da köşeyi döneceklerdi elbet
hem de dükkana güpgüzel zengin kızlar gelir gelmez
ne var ki ustaları bırakmaz
lan yakışıklı
onüç ondördü ver ordan bana
dükkanın önünü süpür
git şurdan bi uzun maltepe al gel iki de çay söyle
bakıyorum iyiden iyiye artiz oldun ha olmaz böyle
yeşilçam değil oğlum burası
yersin tokatı babasının sıpası…
(Yukardaki dizelerden bir kısmı yazarın Gülhane Parkında Ama Ceviz Ağacı Değil öyküsünde de yer alır.
Bkz: https://cizenleryaziyor.blogspot.com/p/gulhane-parkinda-ama-ceviz-degil-ben.html)
ÖNE ÇIKAN YAYIN
And They Died / Gün Gencer
AND THEY DIED (THE ROAD TO GALLIPOLI) (ÇANAKKALE SAVAŞINA GİDEN YOL) A TRAGEDY IN THREE ACTS (A Docu-drama with music written in memory o...
-
Sevgili dostumuz, arkadaşımız ve yazarımız Uzun Ahmet'imizi yitirdik, huzur içinde uyusun. Onu özleyeceğiz. başağrısı bahane şar...
-
AFEDERSİNİZ KISMET Bahçıvan kadrosuna atananlar arasında adım var mı diye o gün orman fidanlığının kapısında asılı listeye bakmak için Saray...
-
SANAYİ’DEN YEŞİLÇAM’A YOL GİDER a rkadaşları vardı candan arkadaşları canım arkadaşları kimbilir neler olurlardı okusalardı oysa ilkokul d...