DİNLANDİYA NASIL DÖNERİSTAN OLDU

DİNLANDİYA  NASIL  DÖNERİSTAN OLDU                                                                                                                                                  üstünkök  bristol  6/20 bu yazılışı 2/22

Yazı ilk kez ‘’Pandispanya’dan Kebabistan’a Düş Dünyasınsa Geziler’’  dizisinin üçüncüsü olarak başka başlıkla kaleme alınmış ve email ortamında paylaşılmıştı.O haliyle okuyup anımsayanlar  ikinci baskı olacağı için yazarı bağışlasınlar.  

OÜ

Bugün Döneristan diye bilinen ülkeye önceleri Dinlandiya denirdi çünkü buradaki kurulu düzenin temeli dindi. Ülkede  düzinelerle değişik din vardı. Kimlik belgesinde kişinin adından önce hangi dine bağlı olduğu yazılırdı.  Dinlandiya’daki dinlerin hiçbiri bildiğimiz dinlere benzemezdi.  Fikir vermek için bir kaçını  örnek olarak sıralayayım:

 

       Zer Gut Machinenizm (Alman malıydı. Mercedes marka Zerdüştlüktü)  

       Margarinizm  (Doğal  yağ  yemeyenlerin diniydi)

       Babadostluk  (Mensupları birbirlerine  Babacım derdi) 

       Başkasıversinizm  (Vergi kaçırma diniydi)

       Murtazacılık  (Kahveci Murtaza’yı peygamber sayarlardı)

       Safizm  (İyi niyetli, kendi halinde olan  saf insanların diniydi)

       Fatihterimizm  (Futbolcuların diniydi. Her sporun kendi dini vardı)

       Lodosçuluk  (Plajlardan her sabah çer çöp kıvır zıvır toplarlardı) 

       Lopçuluk  (Katı yumurta sevenlerin diniydi, rafadanı mekruh sayarlardı)

       Fortçuluk  (Metrobüse belli amaçla sadece kalabalık saatlerde binenlerin diniydi) 

       Kınalıyapıncaktapıncakçılığı (Kendi şarabını yapanların diniydi) 

       Babahindiizm  (Kasım kasım kasılırlardı) 

       Musafçarpsınkiizm  (Yalan yere yemin ederlerdi)

 

Her dinin  ilkeleri, kuralları, uygulaması  ayrıydı. Kimi cemaat kendilerine özgü, başkalarına kapalı  yapılarda toplanırken kimilerine  yapı hiç gerekmezdi. Örneğin  Mors  dinine bağlı olanlar telgraf direkleri önünde,  Buzistler ise  evlerindeki derin dondurucunun üstüne oturup ibadet ederlerdi.

Bir grup da traş olurken ya da süslenirken aynada gördüklerine tapardı.

Ülkenin bu din  çeşitliliği  eşitliği  etkiledi,  bozdu. İnsanlar bölündüler,  din yüzünden birbirini aşağılar, birbirine diş biler, birbirinin gözünü oyar oldular.  

İşler iyiden iyiye kötülemişti ki  kebapçı Habip Kebabî’nin  Kebapçılar Çarşısı’ndaki kebap lokantası bitişiğine bir döner salonu açmak üzere  Önder Üstündöner adlı  bir dönerci ustası kardeşimiz Dinlandiya’ya geldi. İşte ne olduysa ondan sonra oldu. Daha önceden hiç bilmedikleri döneri ilk kez deneyen ülke halkı  yer yemez dönere ve dönerci  Önder’e tapmaya  başladı. Herkes, ama herkes, önceki dinini terketti. Döner yemek  ibadet oldu. Dönerci Önder Üstündöner  yapılan seçimlerin ilkinde  İskender, ikincisinde Büyük İskender, üçüncüsünde de En Büyük İskender seçildi. Dinlandiya halkı Dönerci Önder’in önderliğinde  döner dışındaki  tüm  kebapları ve  diğer inançları oybirliğiyle yasakladı. Yeni anayasayla ülkenin resmî tek dini Dönerdin, adı da Döneristan yapıldı.   Yeni millî marşın sözleri  şimdi  Önderli ve dönerli yeni düzeni yansıtıyor :

Dinlandiya eskidir, dündür

Döner artık bugündür

Ülkemiz Döneristan 

Önderimiz En Büyük İskender Önder

Soyadı da  kendi  gibi Üstündür

 

                                                          

 

 

Dönerci Önder Üstündöner’in  bu önlenemez yükselişini içine sindiremedi Habip Kebabî  ama ‘kimseye etmedi şikayet’ (Nihâvend, Kemanî Serkis). ‘Derdini ummana döktü, asumana inledi’ (Hicaz, Şerif İçli).  Yılların kebapçısı, koskoca Habip Kebabî  iflâsın eşiğine geldi. Çaresiz, Döneristan’ı dönerci Önder Üstündöner’e bıraktı, çekti,  gitti. Başka ülkelerde ses sanatçıları kebap salonu açarken kebapçı Habip, tersine, derdinden birbuçuk acılı, üzgün, bezgin, ağlamaklı-uğuldaklı şarkı ve türkülerle kebapçılıktan ses sanatçılığına geçti. Bilinen tek neşeli  türküsü bile bir yakınmadır aslında: 

 

Ekin ektim düzlere

Diken oldum gözlere

İşte ben gidiyorum  aslan yarim haydaa

Buralar kalsın sizlere 

 

Aslında durum Habip için hiç de fena  olmadı. Döneristan’ı terk ettikten sonra şimdi  başka bir ülkede ses sanatçılığı yanında  kentsel dönüşüm yükleniciliği de yapıyor. Yanık sesiyle depreme dayanıklı şarkılar söylerek  ünlendi de ünlendi, sahnelerden inmiyor,  paraya para demiyor. Kentsel dönüşümde de harikalar yaratıyor. (Görseller aşağıda)  

Önder Üstündöner kardeşimiz  hâlâ  En Büyük İskender. Başka büyük yok.  Adam adeta padişah.  Yazın yazlık, kışın kışlık saraylarında bir eli yağda bir eli balda  yaşıyor.  Astığı astık kestiği kestik ve narsisistik biri (*)  oldu ama  halk kendisine tapıyor.  ‘’Ben onun saç fırçasının kılıyım’’ diyen bile var.

En Büyük İskender Önder Üstündöner’in önderliğinde artık  Döneristan’da ne başka din var ne de dönerden başka kebap. 

Onlar erdi  murada, biz kalakaldık burada.

 

---------

(*)   Tıbbî deyimi Narsisistik Kişilik Bozukluğu. (Narcissistic Personality Disorder)

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                                                      ***