Sartre... Felsefeyi ete kemiğe büründürdü / Ünal Özüak




Sartre...

Felsefeyi ete kemiğe büründürdü...


'Kır kalıpları kendince var ol' diye entelektüel düşünceyi eyleme dönüştürerek kitleleri dünyanın her tarafında sokaklara döken büyük provokatör, başkaldırının efendisi Jean Paul Sartre'ın mesela Komer'in arabasının yakılmasının azmettiricisi olduğundan, hakkında yazılan kitaplar arasında dolaşırken, bahsetmiştim...Felsefeyi ete kemiğe büründüren, soyuttan somut taşıyan adamdır Sartre. Hegel'in ortaya attığı, uzun yıllar Üniversitelerin felsefe kürsüleri ve akademik makale sayfalarına sıkışıp kalan Varoluşçuluk Düşüncesini sokağa döken Sartre'ı tek geçerim ama omuz veren öteki varoluşçuluk mimarlarını da yabana atmamak lazım. EGZİSTANSİYALİZM (VAROLUŞÇULUK) felsefe sistemini hatırlayalım; İlk olarak Alman düşünür Martin Heidegger tarafından ortaya atılmış (1927), İkinci Dünya Savaşı yıllarında Fransız düşünür ve romancı Sartre‘nin benimsemesi ve edebiyata uygulaması ile bütün dünyada yaygınlaşmıştır. İnsanın kendi değerlerini kendinin oluşturabileceğini; geleceğini yine kendisinin kurabileceğini savunan bir felsefe akımıdır. Varoluşçuluğun etkileri çağdaş kültürün çeşitli alanlarında görüldü. Kierkegaard’ı izleyen Franz Kafka, Das Schools, Şato, Der Prozess, Dava adlı eserlerinde insanın varoluşunu bir türlü ulaşamadığı istikrarlı, güvenli ve parlak bir gerçeklik arayışı olarak betimledi. Çağdaş varoluşçuluğun özgün temaları, Sartre’ın oyunları ve romanlarında, Simone de Beauvoir’in yapıtlarında, Albert Camus’nün roman ve oyunlarında, özellikle de L’Homme Revolte (Başkaldıran İnsan) adlı denemesinde işlendi.


Bugün ki SEY Yayınlarının çıkardığı ‘Sartre ve Camus’yu daha iyi anlamak için çizgi bilim...VAROLUŞCULUK/İntruducing Existancialism:A Graphic Guide’ kitabımız sürdürülebilir varoluşçuluğun çizilebilir olduğunu anlatıyor. Hem de ne anlatmak… Anlatmakla da kalmıyor gözler önüne seriyor.

Camus, “Hayatın, yaşanması için bir anlamı olmak zorunda mıdır?” diye sorar ve absürdü̈ varoluşçuluğun merkezine yerleştirir. Sartre, varoluşçuluğun tüm felsefe içinde “rezalete en az elverişli ve teknik olarak kuru” bir öğreti olduğunu söyler.

Varoluşçu felsefeye ve filozoflara anlamak sadece ıstırap, çaresizlik, abeslik ya da anlamsızlıktan ibaret değildir diyerek onlara başkaldıran Richard Appignanesi, felsefenin belki de en karmaşık alanını eğlenceli anlatımı ve Oscar Zarate’nin çizimleriyle adeta bir çizgi romana dönüştürüyor ve varoluşçu felsefenin tarihini Kierkegaard, Husserl ve Nietzsche’den Nazizm ve Soğuk Savaş’a dek sürüyor.

Varoluşçuluğun başatlarıyla yazarın karikatürler eşliğinde atışmasından 175 sayfalık nefis bir çizgi roman kıvamında varoluşçuluk el kitabı, manuel ortaya çıkmış ki her başucuna lazım.

 

Sartre ve Camus’yu daha iyi anlamak için çizgi bilim...









1 yorum:

  1. Bu yeni yayını tanıttığın için sağol Ünal. Elime geçirirsem ilgiyle okuyacağım ama peşin hüküm de sayılsa diyeyim: Bence bu kitabı Sadık da çok hoş yazardı ve çizerdi.

    YanıtlaSil

Yorumunuz okunduktan sonra yayınlanır. Yorumunuzun altına ad ve soyadınızı yazınız, Kimliği belirsiz yorumlar yayınlanmaz.

ÖNE ÇIKAN YAYIN

And They Died / Gün Gencer

  AND THEY DIED (THE ROAD TO GALLIPOLI) (ÇANAKKALE SAVAŞINA GİDEN YOL) A TRAGEDY IN THREE ACTS  (A Docu-drama with music written in memory o...